âşık veysel etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
âşık veysel etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

16 Temmuz 2020 Perşembe

imtihan dünyası

hüseyn kaya

Biraz uykusuzluk, biraz baş ağrısı ve biraz çokça heyecanla uyanırsınız uykunuzdan. En uzak kötü ihtimaller, birer endişeye dönüşüp zihninizde, hayalinizde sabaha kadar köşe kapmaca oynamıştır. Sabaha kadar defalarca uyanmış, defalarca saate bakmışsınızdır… Etrafınızdaki her şey cansız bir görüntüdür sanki. Zihninizdeki tüm kelimeler sözlüklerdeki karşılığını yitirmiştir… Uzaktayken gördüğünüz yollar, umutlar gelmiş ve düğümlenmiştir ayaklarınızın ucunda.

Toparlanır, hazırlanır; çalışma kâğıtları, bisküvi ambalajları, çay bardakları arasından eli yüzü görünmeyen masanızın yanına gider, tepeleri kemirilmiş kalemlerinizden bir ikisini, kullanılmaktan kenarları yuvarlaklaşmış silginizi alır ve düşersiniz yola.

Gün imtihan günüdür vakit imtihan vakti…

Sırf birileri sınayacak diye sararız sırtımıza Kaf dağından yüce, okyanuslardan engin kitapların kelimelerin, rakamların yükünü, çiçekleri yalnızca saksıda ve ağacı yalnızca kaldırım ortasında görürüz aylarca. Dört duvar arasına kapanır günlerce çalışırız sırf birilerini geçebilmek adına bazı yarışlarda, mahkûmlar gibi güneşe hasret yaşarız haftalarca. Saçlarımız savrulur kitap sayfaları, çalışma kâğıtları arasında…

Herhangi bir dersin yazılı imtihanı yahut liseye, üniversiteye giriş imtihanı, ehliyet, yabancı dil, final, bütünleme, tek ders imtihanları… Yazılı imtihanlar sözlü imtihanlar, kurtarma imtihanları…

İmtihanlar geçer, sabır ve tahammül imtihanları başlar. Beklediğiniz, beklemediğiniz notlar yazılır isminizin karşısına. Bazen görmek istersiniz sınav kâğıdınızı bazen bir daha asla görmemek…

***

Kaç yaşımızda olursak olalım gireceğimiz hangi imtihan olursa olsun aynı ümit ve endişe kuşatır imtihan öncesi ruhumuzu kalbimizi. Heyecansız, endişesiz gidilen imtihan yoktur zira imtihanlar iç içedir.

Hemen önümüzde gerçekleşen bir trafik kazası, yoğun baş ağrısına dayanamayıp imtihan vakti kanayan burun, heyecan sebebiyle okumadan geçtiğimiz sorular, yerini karıştırdığımız cevaplar, imtihan başlayıncaya kadar ve hatta devam ederken sabretmemiz gereken diğer imtihanlardır.

Ruhunuzda öyle derin izler bırakır ki imtihanların bazıları, yıllar sonra bile tekrar tekrar rüyalarınıza siner aynı sıkıntıları yaşatır size rüyada da olsa. Silginiz silmez, kaleminiz yazmaz böyle rüyalarda. Bir türlü sınav yerini bulamazsınız yahut yazdıklarınız durmadan silinir imtihan sonuna kadar. Şeytana uyarak baktığınız başkalarının sınav kâğıtları konuşur rüyalarınızda, avuçlarınızda terden silinen küçücük yazılar canlanır, sevaba girmek adına başkalarına fısıldadığınız cevaplar bir uğultuya dönüşür. Kara tahta önünde tek başınıza sözlü imtihana kaldırıldığınız da olur rüyalarınızda, kan ter içinde uyandığınızda hala titrer dizleriniz. 

Uyanır, şükredersiniz geceye ve uykunun sahibine…

***

Ömrlerdir eylerim ahvâl-i dünyâ imtihân,

Nakd-i ömr ü hâsıl-i dünyâ hemân bir yâr imiş*

 (Fuzûlî)

Dünya hayatı da imtihan köprüleri üzerine kurulmuş uzun bir yol gibidir çoğumuz için. Bu yüzden imtihan dünyası der eskiler dünya için… Binbir imtihandan geçeriz biricik ömrümüz içinde. Her imtihanda bin bir mihnet yeşerir ürkek serçeler gibi titreyen kalbimizde.

Aynalar koridoru gibi sınavlar koridoruyla kuşatılmış bir hayatın içinden geçeriz yeryüzünde yürüdüğümüz her an. Her an önümüze kilitli bir sandık koyar dünya, her açtığımız kapının ardında yeni bir kapı bekler bizi. 

Sevdiklerimiz, sevmediklerimiz; sahip olduklarımız, olamadıklarımız hep bizi ebedi bir kazanca yahut ezeli bir mağlubiyete taşır.

Öyle ki bardağa döktüğümüz su, çaya kattığımız şeker, çorbaya attığımız tuz, yaşlıya verdiğimiz selam, çocuklara sunduğumuz tebessümle dahi sınanır ayırt ediliriz bize benzemeyenlerden. Her imtihanda bir kez daha belli olur elmasla kömürün farkı.

Farkına varmayız dünya çölünde serapların peşinde koşarken yürümelerden, bakmalardan, konuşmalardan, nefes alıp vermelerden ikmale kaldığımızın. İmtihanımız kadar cürümümüz vardır dünyada da biz adına rahatlık deriz kaybolmuşluğumuzun.

***

Ey gönül derdinden etme şikayet
Yüce dağlar gurur duyar karından

(Âşık Veysel)

Herkesin imtihanı başka doğru cevabı başkadır hayat karşısında. Bu yüzden kimsenin kimseye faydası dokunmaz. Kimi eşiyle sınanır kimi işiyle… Kimi dostuyla arkadaşıyla imtihan edilir kimi öz kardeşiyle. Tıpkı anne babasıyla yahut öksüzlüğüyle yetimliğiyle imtihan edilen çocuklar gibi çocuğuyla imtihan edilen anne babalar da vardır çocuksuzluğuyla imtihan edilenler de.

İmtihanı kazanmak bazen yalnızca onunun farkına varmakla ve sabretmekle mümkündür zira sabır ve tahammül cümle imtihanlarda geçerli tek cevaptır.

Ameliyathane kapılarında, muayene sıralarında hapishane ranzalarında imtihanını tamamlayanlar da vardır sırça saraylarda, irem bağlarında imtihana tabi tutulanlar da.

Kimileri için bir yavru kediye su vermektir imtihan kimileri için hastalanan, dünyadan ayrılan küçücük yavrusunun acısıyla dolaşmaktır yeryüzünde… İmtihan; Yusuf için gah zindan gah Züleyha’dır, Yakup için Yusuf… Mecnunlar Leyla kitabından verir sınavını, Leylalar Mecnun’un sahrasından.

***

Çün hükm-i kazadur bu cefalar bu belalar

Yahya’ya düşen can ile teslim ü rızadır

(Şeyhülisalm Yahya)

İnsanlığımızın, dünya sürgünlüğümüzün, dağların bile kabullenemediği yükü sırtlanışımızın, yaşarken hep acıyan kanayan yanlarımızın yegâne sebebidir içinden geçtiğimiz imtihan. Bu yüzden bütün sular acı, bütün renkler aldatıcı… Bu yüzden bütün tebessümler yarım bütün kelimeler yaralı…



*  (Ömrüm boyunca dünya ahvalinden imtihan oldum, ömrün nakdi ve dünyanın mahsulü yalnızca bir sevgili imiş.)